Doğan Cüceloğlu İletişim Donanımları

Sadece Doğan Cüceloğlu'nun bu kitabıyla ilgili değil, genel bir değerlendirme de yapmak istiyorum. Evet, İletişim Donanımları kitabını beğendim. Bunu en baştan söyleyeyim.

 

Benim Doğan Cüceloğlu'yla tanışmam maalesef çok geç oldu. Doğan Cüzeloğlu'nun vefatından biraz önce piyasaya çıkan ve nehir söyleşilerden oluşan “Var Mısın?” kitabını okumuştum ve çok beğenmiştim. Ancak bu kitabı okuduğum dönemde maalesef Doğan Hoca aramızdan ayrıldı.

 

Gelgelelim ben onun kitaplarını okumaya devam ettim. Gerçek Özgürlük, İnsan İnsana, İçimizdeki Çocuk, Evlenmeden Önce ve diğerleri… Sanırım şu ana kadar sekiz-dokuz kitabını okumuşumdur.

 

Doğan Cüceloğlu psikolojiyi sevdiren bir adam bana göre. Oldukça donanımlı, bilgili, alanında uzman. Ama bunların yanında kişilik olarak da son derece doğru ve nahif bir insan olduğu belli. Rahmetli Doğan Hoca'dan, daha doğrusu onun yazdıklarından, kitaplarından çok şey öğrendiğimi söyleyebilirim.

 

Psikoloji okumaları son dönemde ilgimi çeken bir alan olmuştu. Bu doğrultuda onun, sadece psikoloji değil, sosyal psikoloji, iletişim, eğitim, çocuk gelişimi, özgürlükler gibi konularda yazdıkları da açıkçası hoşuma gitti diyebilirim.

 

İletişim Donanımları da Doğan Hoca'nın kendine has tarzıyla kaleme aldığı bir eser. Kısa bölümlerden oluşuyor. Bilimsel ve akademik bir çalışma ağırlığıyla insanları boğmadan gayet başarılı bir üslupla anlatılmış.

 

Doğan Hoca'nın diğer kitaplarında geçen bazı kavramlara burada yine rastlıyoruz. Özellikle bu kitabın da korku kültürü ve birtakım kavramları tekrar ele alması, örneklerle anlatması önemli. Türkiye'deki bütün sorunların temelinde korku kültürüyle yetiştirilmiş insanların olduğunu fark edebiliyorsunuz. Kaldı ki ben de bunlar arasında yer alıyorum diyebilirim. Elbette onun seviyesinin çok daha düşük olduğu, daha özgür bir ortamda büyüdüm, yetiştirildim. Ancak toplumun geneline baktığımızda bu korku kültürüyle yetiştirmenin tam bir gelenek haline geldiğini görebiliyoruz.

 

İnsanların sevgilerini gösterememesi ya da sevgilerini gösterdiklerini zannetmesinde bile bu korku kültürünün hakim olduğunu Doğan Hoca gayet açık bir şekilde anlatmış. Bir Medya ve İletişim mezunu olarak İletişim Donanımları kitabında öğrendiğim şeylerden birisi de şu: iletişimde beş kavramdan bahsediyor Hoca. Kaale alınma, değerli hissetme, kabul görme gibi birtakım kavramlar. Kitabı okudukça toplumsal sorunlarımızın ki, içlerinde siyasi sorunlar da var, temelinin aslında yanlış yetiştirilme ve iletişimin becerimizin yetersiz olmasından kaynaklı olduğunu iyice anladım diyebilirim.

 

Bir alıntıyla bitireyim: “Korku kültürü belirli türden bir yaşam tarzı, bir yaşam felsefesidir. Korku kültürü insanların özüne önem vermez; bu zeminde sosyal maskeler, mevkiler ve maddiyat önemlidir. Değerler kültüründe insanın özü önemlidir. Tüm yaşam süreci özgün yaşama katkısı oranında anlam bulur.”