Ukrayna, İsrail, Suriye, Pakistan, Hindistan, Amerika, Çin, Rusya derken bütün dünya kaynıyor.
İçerde de siyasi kavgalar, tutuklamalar, erken seçim tartışmaları, çözüm süreci ve ekonominin durumu hepimizin keyfini kaçırıyor.
Böyle zamanlarda Üsküdar Vapurunun güvertesinde yakamozları seyrederken aklıma baharın güzelliklerinden ziyade gelecekte bizi nelerin beklediği geliyor.
Zaman Mekan Makinesi kanalı sayesinde tanıştığımız durugörü ustalarının bizimle paylaştıklarıyla günümüzde gerçekleşen olayları karşılaştırınca hayretler içinde kalıyoruz.
Ön görüleri gerçekleşen ustaların söylediği başka kehanetleri düşünüp bundan sonra bizi neleri beklediğini tahmin etmeye koyuluyoruz.
Dikkatli izleyicilerimiz fark etmişlerdir. Geçtiğimiz günlerde kanalımızın sevilen durugörü ustalarından Şaman Selenge’nin büyük sıfırlamanın büyük kapı ülkesinden başlayacağına ilişkin kehanetinin gerçekleştiğini söylemiştik.
Şimdi bu öngörüyü hatırlamanın belki tam sırası...
***
Uygur asıllı bakşı Şaman Selenge’nin kehanetini yayınladığımızda birçok farklı görüş oldu.
Bazı takipçilerimiz, Bab kelimesinin Arapça kapı anlamına geldiğine dikkat çekti.
İstanbul’daki Babıali’nin Büyük Kapı anlamına geldiğini düşünenler kadar Suriye’de El Bab şehrine atıf olduğuni iddia edenler oldu.
Irak’ın kadim Babil kentindeki efsanevi İştar Kapısının işaret edildiğini söyleyenleri de buna dahil edersek Eski Dünya metaforuyla Orta Doğu bölgesinin kastedildiğini varsayan bir takipçi kitlemiz söz konusuydu.
Ancak kehanette sözü geçen sarı siyah ve kırmızı renklerin Alman bayrağına atıfta bulunduğunu, arpa ve şerbetçi otunun ise Almanların geleneksel içeceği biranın hammaddesi olduğunu ifade edenler çoğunluktaydı.
Bu durumda büyük kapı metaforu açıkça Almanya’nın başkenti Berlin’deki Brandenburg Kapısına selam çakıyordu.
***
Şaman Selenge’nin kehanetinin tüm dünyada yaşanacak büyük sıfırlamanın Almanya’da başlayacağı anlamına geldiğini düşünen çoğunluğu haklı çıkartacak gelişmeler yaşıyoruz.
Almanya’daki seçimlerin ardından çok uzun koalisyon görüşmeleri yapıldı. Geleneksel olarak iki büyük rakip olan Hıristiyan Demokratlar ile Sosyal Demokratlar arasında zorlu müzakereler aylarca devam etti. Çünkü ülkenin yeniden yapılanması gerekiyordu. Avrupa Birliği, İngiltere’nin birlikten ayrılması nedeniyle ekonomik olarak küçülmüş, Ukrayna, Afrika ve Ortadoğu’dan gelen göçmen akımı kıtanın kimliğini sarsmaya başlamış, Avrupa’nın güvenliğini sağlayan NATO’nun geleceği Amerikan başkanı Trump’ın tutarsız politikaları nedeniyle sarsılmıştı.
Çin’in ekonomik yükselişi ve Ukrayna savaşına bağlı olarak artan Rusya baskısı Almanya için büyük bir tehlike halinde gelmişti.
Avrupa Birliği’nin lider ülkesi olarak Almanlar, yeni dünya düzenine ayak uydurmak zorundaydı. Bu büyük bir yapısal değişimi gerektiriyordu.
Hıristiyan Demokratlar ve Sosyal Demokratlar uzun süre bu tablo üzerine müzakereler yürüttü. Sonunda yeni başbakan Merz liderliğinde büyük koalisyon hükümeti kuruldu.
Almanlar, ikinci dünya savaşından bu yana ilk kez bir savaş bütçesi oluşturmaya hazırlanıyor. Geçmişte iki defa dünya savaşında yenildikten sonra Almanların kendi milli ordularını kurmalarına engel olunmuştu. Birleşmiş Milletler yapılandırılırken Almanya dışlandı. Ancak dünyadaki son gelişmeler, Almanya’yı yeniden ordu kurmaya ve lider ülke rolüne zorluyor.
Belki de Almanya, Avrupa Birliği’ndeki müttefikleriyle birlikte NATO’dan farklı bir Avrupa ordusu kurmaya yönelik adımlar atacak.
Bir Nato ülkesi olarak Türkiye bu durumdan nasıl etkilenir sorusu akla geliyor. Kimbilir bu sorunun cevabı, Türk dünyasının sevilen durugörü ustası Şaman Selenge’nin henüz gerçekleşmemiş kehanetlerinde gizlidir.
Bu kehanetlerin yer aldığı arşive ulaşmak isteyenler, youtube’un katıl özelliğini kullanarak Zaman Mekan Makinesi’nin özel üyeleri arasına katılabilirler.
Şimdilik bu kadar. Bahar hepimize huzur ve mutluluk getirsin. Yeniden görüşmek üzere, sevgiyle kalın!